Web3'ün Gerçek Yüzü: Sahte Kullanıcılar ve Yanıltıcı Metrikler

Kripto para piyasasında kurumsal yatırımcıların ilgisi artarken, Web3 dünyasının büyüme verileri mercek altına alındı. Yeni bir araştırmaya göre, Web3 projelerinin pazarlama bütçelerinin %70'e yakını botlar, sahte hesaplar ve otomatik sistemlere harcanıyor. Bu durum, bildirilen kullanıcı sayılarının ve etkileşim metriklerinin gerçekliği konusunda şüpheler uyandırıyor. İlk kayıtlarda %65'e varan oranda sahte kullanıcı tespit edilirken, ilk işlemlerde bu oran %48'e, 30 günlük aktif kullanıcılarda ise %12.5'e kadar düşüyor. Bu da bir milyon kullanıcısı olduğunu iddia eden bir projenin aslında yalnızca 350.000 gerçek kullanıcıya sahip olduğu anlamına geliyor.

Araştırma, kullanıcı edinme maliyetlerinin (CAC) sahte kullanıcılar göz önüne alındığında önemli ölçüde arttığını gösteriyor. Örneğin, DeFi protokollerinde kullanıcı başına maliyet %230, kripto oyunlarında %228 ve airdrop kampanyalarında %400-%500 oranında artıyor. Airdrop'larda token dağıtımının yaklaşık %80'i gerçek olmayan kullanıcılara yapılıyor. Bu durum, projelerin topluluk oluşturmak yerine bot altyapısını desteklediğini ve arbitraj ağlarını finanse ettiğini gösteriyor.

Makalede, kurumsal yatırımcıların bu durumdan neden endişe duyması gerektiği vurgulanıyor. Gerçek zamanlı doğrulama yapmayan projelerin, edinim bütçelerinin %65-70'ini bot faaliyetlerine harcadığı ve 30 gün içinde tekrar eden kullanıcı oranlarının düşük olduğu belirtiliyor. Bu nedenle, bildirilen büyüme metriklerinin yanıltıcı olduğu ve gerçek kullanıcı edinme maliyetlerinin 2 ila 5 kat daha yüksek olduğu ifade ediliyor.

Makalede, Web3'ün geleceğinin, gerçek kullanıcıları belirleme ve doğrulama üzerine kurulu projeler tarafından şekilleneceği belirtiliyor. 2026'da başarılı olacak projelerin, sahte etkileşimden ziyade gerçek kullanıcı etkileşimini ölçen ve doğrulayan projeler olacağı vurgulanıyor. Bu nedenle, kurumsal yatırımcıların, projelerin gerçek kullanıcılarını nasıl belirlediğini sorgulaması gerektiği belirtiliyor.