BETA

SEC'in Kripto Staking Hizmetlerine Yönelik Tutumunda Değişiklik ve Eleştiriler

ABD Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu (SEC), kripto staking hizmetlerine yönelik değişen yaklaşımı nedeniyle eski ve mevcut yetkililerden artan eleştiriler alıyor.

ABD Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu (SEC), kripto staking hizmetlerine yönelik değişen tutumu nedeniyle eleştirilerin hedefi haline geldi. Kurum, 29 Mayıs'ta yayınladığı yeni bir rehberlikle, belirli staking tekliflerinin menkul kıymet olarak değerlendirilmediğini ve böylece proof-of-stake (hisse ispatı) blok zincirlerini Menkul Kıymetler Yasası'ndaki kayıt gerekliliklerinden muaf tutabileceğini belirtti. Ancak, eski SEC İnternet Uygulamaları Şefi John Reed Stark'a göre, SEC'in bu yeni yorumu, bazı federal mahkeme kararlarıyla çelişiyor. Stark, SEC'in bu hamlesinin, Binance ve Coinbase gibi büyük kripto para borsalarına karşı açılan davalardaki yargı kararlarıyla çeliştiğini savunuyor. Bu davalarda yargıçlar, staking ürünlerinin uzun süredir devam eden yasal emsaller uyarınca menkul kıymet olarak nitelendirilmesine izin vermişti.

Stark, SEC'in bu değişikliğini, "yatırımcı koruma misyonundan utanç verici bir feragat" olarak nitelendirdi. Binance davasında, SEC borsanın staking hizmetlerinin kayıtsız menkul kıymet arzı oluşturduğunu iddia etmesine rağmen, dava Mayıs 2025'te reddedildi ve kurumun benzer iddialarda bulunması engellendi. Benzer şekilde, Mart 2024'te bir federal yargıç, SEC'in Coinbase'e karşı açtığı davanın devam etmesine izin verdi ve SEC'in staking programının kayıtsız menkul kıymet arzı ve satışı içerdiğini "yeterince iddia ettiğini" belirtti. Ancak bu dava da Şubat 2025'te, SEC'in kripto düzenlemelerine yönelik daha geniş bir yaklaşım değişikliğinin parçası olarak reddedildi.

Komisyon Üyesi Caroline Crenshaw da 29 Mayıs'ta yaptığı açıklamada, SEC'in kripto staking yaklaşımına ilişkin uyarılarda bulundu ve personelin sonuçlarının yerleşik içtihatlarla veya Howey testleriyle uyumlu olmadığını belirtti. Crenshaw, SEC'in kriptoya yönelik "uydurma" yaklaşımına bir örnek olduğunu ve mevcut yasayı görmezden gelerek, gelecekteki değişiklikleri öngörerek hareket ettiğini ifade etti. Komisyon ayrıca, soruşturmaları kapatmak, davaları düşürmek ve sektör temsilcileriyle düzenlemeleri tartışmak için yuvarlak masa toplantıları başlatmak gibi dijital varlıklar üzerinde bir dizi deregülasyon adımı attı.

Stark, bu durumu "bir zamanlar gurur duyulan 90 yıllık mirası yok eden bir kripto deregülasyon blitzkriği" olarak nitelendirdi. SEC'in son eylemlerini düzenleyici açıklık sağlama çabalarının bir parçası olarak çerçevelemesine rağmen, eleştirmenler bunun daha fazla kafa karışıklığı yarattığını iddia ediyor. Crenshaw, SEC'in yaklaşımındaki tutarsızlığı sorgulayarak, kurumun Ether (ETH) ve Solana (SOL) tokenleri gibi belirli dijital varlıklara nasıl yaklaştığına dikkat çekti. Bitcoin 2025 konferansında konuşan Komisyon Üyesi Hester Peirce ise, SEC'in kriptoya ilişkin yeni görüşüne yönelik eleştirilere karşı çıktı ve bir menkul kıymet işleminin sınıflandırılmasının, varlığın kendisinden ziyade anlaşmanın doğasına bağlı olduğunu belirtti.

Sonuç olarak, SEC'in kripto staking hizmetlerine yönelik değişen yaklaşımı, hem eski hem de mevcut yetkililerden ciddi eleştiriler alıyor. Bu değişiklikler, düzenleyici belirsizliği artırırken, yatırımcı koruma misyonuyla çelişiyor gibi görünüyor.

(!) Bu haber yatırım tavsiyesi içermez. Kripto para yatırımlarınızda dikkatli olmalı ve profesyonel tavsiye almalısınız.

Paylaşın