Kripto Para Piyasasındaki "Likidite İllüzyonu" ve Çözüm Önerileri

B2 Ventures Kurucusu Arthur Azizov tarafından kaleme alınan bir görüş yazısında, kripto para piyasasının karşı karşıya olduğu "likidite illüzyonu"na odaklanılıyor. Yazar, 2024'te 2,49 trilyon dolar değerinde olan ve 2033'e kadar 5,73 trilyon dolara ulaşması beklenen kripto para piyasasının, geleneksel finansal araçların yaşam döngüsünü takip ettiğini belirtiyor. Bu büyümenin altında yatan kırılganlık, özellikle piyasa koşulları değiştiğinde ortaya çıkan likidite eksikliği olarak tanımlanıyor. Yazar, kripto para piyasasında görülen likidite illüzyonunun, geleneksel finans piyasalarındaki benzer örneklerden (örneğin, FX ve tahvil piyasaları) dersler çıkararak anlaşılması gerektiğini savunuyor.

Makalede, kripto piyasasının yapısı nedeniyle likiditenin parçalı olduğu vurgulanıyor. Farklı borsalarda dağılmış olan likidite, piyasa duyarlılığının değişmesiyle birlikte hızla kaybolabiliyor. Özellikle Tier 2 tokenler gibi daha az popüler olan kripto paralar için bu durum daha belirgin hale geliyor. Yapay piyasa derinliği oluşturmaya çalışan aktörler, sahtekarlık ve hacim şişirme gibi yöntemlerle likidite illüzyonu yaratabiliyorlar. Bu durum, piyasa oynaklığı arttığında perakende yatırımcıları olumsuz etkileyebiliyor.

Yazıda, likidite sorununa karşı çözüm önerileri de sunuluyor. Bu kapsamda, temel protokol seviyesinde entegrasyonun, çapraz zincir köprüleme ve yönlendirme fonksiyonlarının blockchain altyapısına dahil edilmesi gerektiği belirtiliyor. Bu yaklaşımın, likidite havuzlarını birleştirmeye, piyasa parçalanmasını azaltmaya ve sermaye akışını kolaylaştırmaya yardımcı olacağı ifade ediliyor. Ayrıca, altyapıdaki gelişmelerin (örneğin, işlem hızlarındaki artışlar) ve otomatik ticaretin yaygınlaşmasının, daha iyi bir piyasa ortamı için önemli olduğu vurgulanıyor.

Sonuç olarak, kripto para piyasasının likidite sorununa karşı daha sağlam bir altyapı oluşturulması ve temel seviyede entegrasyonun sağlanması gerektiği belirtiliyor. Bu sayede, yatırımcıların daha güvenilir ve sürdürülebilir bir piyasada işlem yapabilmesi mümkün hale gelebilir.