Kripto Hırsızlığı 2025'in İlk Yarısında 2.1 Milyar Dolara Ulaştı: Kuzey Kore Başrolde

TRM Labs verilerine göre, 2025'in ilk yarısında kripto para hırsızlığı 2.1 milyar dolara ulaştı. Kayıpların büyük bir kısmı, özel anahtarları hedef alan altyapı saldırıları nedeniyle yaşandı. Bu dönemdeki kayıpların yaklaşık %70'inden Kuzey Kore sorumlu tutulurken, bu durumun yaptırımlardan kaçınma ve nükleer silah programlarını finanse etme gibi amaçlarla bağlantılı olduğu belirtiliyor.

En büyük tek olay, Şubat 2025'te gerçekleşen Bybit borsasının hacklenmesiydi ve 1.5 milyar dolar çalındı. Bu saldırı, Kuzey Koreli aktörler tarafından gerçekleştirildi. Bu olay, ilk yarıdaki toplam kripto hırsızlığının neredeyse %70'ini oluşturdu ve ortalama hack boyutunu 30 milyon dolara kadar çıkardı.

Ocak, Nisan, Mayıs ve Haziran aylarında da 100 milyon doların üzerinde hırsızlık olayları yaşandı. Bu durum, merkezi borsaları hedef alan sürekli bir tehdit ortamına işaret ediyor. Kuzey Kore'nin, kripto hırsızlığını devlet politikası haline getirdiği ve bu yolla dijital varlık suçlarını stratejik amaçları için kullandığı vurgulanıyor.

İsrail bağlantılı Gonjeshke Darande gibi diğer devlet destekli gruplar da, siyasi hedefler doğrultusunda kripto para platformlarını sömürdü. Örneğin, Haziran 2025'te İran'ın en büyük kripto borsası Nobitex hacklendi ve 90 milyon doların üzerinde para çalındı. Bu tür saldırılar, genellikle finansal kazançtan ziyade sembolik veya siyasi amaçlar taşıyor.

TRM Labs, gelişmiş devlet seviyesindeki tehditlere karşı güçlendirilmiş savunmalara acil ihtiyaç olduğunu vurguluyor. Ayrıca, içeriden gelen tehditlerin tespiti ve sosyal mühendislik saldırılarına karşı geliştirilmiş önlemler alınması gerektiğine dikkat çekiyor. Çalıntı fonları takip etmek ve failleri sorumlu tutmak için kolluk kuvvetleri, finansal istihbarat birimleri ve blockchain analiz firmaları arasında küresel iş birliğinin önemi vurgulanıyor.

Sonuç olarak, 2025'in ilk yarısı, teknik saldırıların ve devlet destekli operasyonların kayıplara hakim olduğu bir dönemi işaret ediyor. Bu durum, kripto para ekosisteminde güvenlik önlemlerinin artırılması ve uluslararası iş birliğinin güçlendirilmesi gerektiğini açıkça ortaya koyuyor.