Coinbase Veri Sızıntısı, Kripto Borsalarında KYC Uygulamalarına Karşı Tepkileri Artırıyor

Coinbase'deki son veri sızıntısı, kripto borsalarında KYC (Müşterini Tanı) gerekliliklerinin kaldırılması yönündeki tartışmaları alevlendirdi. Sızıntı, kötü niyetli kişilerin 2024 Aralık ayında şirketin denizaşırı müşteri hizmetleri temsilcilerine rüşvet vererek 70.000 kullanıcının kişisel bilgilerine erişmesiyle gerçekleşti. Bu veriler arasında kimlik fotoğrafları ve adres bilgileri bulunuyordu.

Bu olay, merkezi borsaların, kullanıcıların kimlik bilgilerini toplama ve yönetme şekline yönelik endişeleri artırdı. KYC, dolandırıcılığı, kara para aklamayı ve terörizmin finansmanını engellemek amacıyla tasarlanmış olsa da, eleştirmenler bunun sıradan kullanıcıları daha savunmasız hale getirdiğini savunuyor.

Uzmanlar, yapay zeka (AI) gibi gelişmiş araçların kimlik doğrulama süreçlerini atlatmayı kolaylaştırdığına dikkat çekiyor. Bu durum, güvenlik zafiyetlerini artırırken, kullanıcıların kişisel verilerinin kötü niyetli kişilerin eline geçme riskini yükseltiyor.

Gizliliği artıran çözümler arasında yer alan sıfır bilgi kanıtları (ZK) gibi teknolojiler umut vaat etse de, maliyet ve teknik karmaşıklık nedeniyle henüz yaygın olarak kullanılamıyor. Coinbase'deki veri sızıntısı, kullanıcıların kişisel bilgilerinin korunması ve Web3'ün vaat ettiği gizliliğin sağlanması konusunda önemli bir uyarı niteliği taşıyor.

Sonuç olarak, Coinbase'deki veri sızıntısı, KYC uygulamalarının güvenilirliği ve kullanıcı gizliliğinin korunması konularında önemli soruları gündeme getiriyor. Regülasyonlar ve teknolojik gelişmeler arasındaki denge, kripto endüstrisinin geleceği için kritik öneme sahip.