Citi: Stablecoin faizleri, 1980'lerin para piyasası fonları gibi bankalardan büyük çıkışlara yol açabilir
Citi'den Ronit Ghose, stablecoin'lere faiz ödenmesinin, 1980'lerdeki para piyasası fonlarının yükselişine benzer şekilde bankalardan büyük mevduat çıkışlarına neden olabileceği konusunda uyardı.
Citi'nin Geleceğin Finansı başkanı Ronit Ghose, Pazartesi günü yayınlanan bir raporda, stablecoin mevduatlarına faiz ödenmesinin, 1980'lerin para piyasası fonlarındaki patlamaya benzer şekilde bankalardan büyük miktarda çıkışa neden olabileceği konusunda uyardı. Financial Times'a göre Ghose, stablecoin'lere faiz ödenmesiyle tetiklenebilecek potansiyel çıkışları, 1970'lerin sonları ve 1980'lerin başlarındaki para piyasası fonlarının yükselişiyle karşılaştırdı. O dönemde, Federal Reserve verilerine göre, bu fonlar 1975'te yaklaşık 4 milyar dolardan 1982'de 235 milyar dolara yükseldi ve mevduat faiz oranları sıkı bir şekilde düzenlenmiş bankaları geride bıraktı. 1981 ile 1982 yılları arasında banka hesaplarından yapılan çekimler, yeni mevduatları 32 milyar dolar aştı.
PwC danışmanlık şirketinde bankacılık ve sermaye piyasaları danışmanlık lideri Sean Viergutz da, tüketicilerin daha yüksek getirili stablecoin'lere geçişinin bankacılık sektörü için sorun yaratabileceğini öne sürdü. Viergutz, "Bankalar, toptan piyasalara daha fazla güvenerek veya mevduat faiz oranlarını yükselterek daha yüksek finansman maliyetleriyle karşı karşıya kalabilir ve bu da hane halkları ve işletmeler için krediyi daha pahalı hale getirebilir" dedi.
ABD bankaları, GENIUS Yasası'nın stablecoin sahiplerine faiz ödenmesine izin vermemesi, ancak yasağın kripto borsalarını veya bağlı işletmeleri kapsamaması nedeniyle bu konuda düzenleyici bir boşluk olduğunu savunuyor. Bank Policy Institute liderliğindeki birçok ABD bankacılık grubu, yerel düzenleyicileri, stablecoin ihraççılarına dolaylı olarak faiz veya getiri ödenmesine izin verebilecek bir boşluğu kapatmaya çağırdı. Kuruluş, yakın zamanda yazdığı bir mektupta, sözde boşluğun, Amerikan işletmelerine ve ailelerine yönelik kredi akışını bozabileceğini ve geleneksel bankacılık sisteminden 6,6 trilyon dolarlık mevduat çıkışına yol açabileceğini savundu.
Kripto sektörü ise bankaların endişelerine karşı çıktı. İki endüstri kuruluşu, yasa koyucuları "boşluğu" kapatmaya yönelik önerileri reddetmeye çağırdı. Kuruluşlar, revizyonların oyun alanını geleneksel bankalar lehine eğeceğini ve aynı zamanda inovasyonu ve tüketici seçimini engelleyeceğini uyardı. ABD hükümeti, dolar destekli stablecoin'lerin benimsenmesinin önde gelen destekçisi olarak ortaya çıktı. Hazine Bakanı Scott Bessent, Mart ayında ABD hükümetinin, ABD dolarının dünyanın küresel rezerv para birimi olarak kalmasını sağlamak için stablecoin'leri kullanacağını söyledi.
Sonuç olarak, stablecoin'lere faiz ödenmesi, bankacılık sisteminde önemli değişikliklere yol açabilecek bir tartışma konusu olmaya devam ediyor. Düzenleyici kurumlar ve sektör oyuncuları arasındaki bu gerilim, hem finansal inovasyonu hem de tüketici haklarını etkileyebilecek önemli sonuçlar doğurabilir.
(!) Bu haber yatırım tavsiyesi içermez. Kripto para yatırımlarınızda dikkatli olmalı ve profesyonel tavsiye almalısınız.