Chiliz, 2026 FIFA Dünya Kupası ile Birlikte ABD Pazarına Yeniden Girmeyi Hedefliyor

Spor ve fan token alanında faaliyet gösteren Chiliz, ABD Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu (SEC) ile bir görüşme gerçekleştirdi. Bu görüşmenin ana amacı, şirketin ABD kripto para piyasasına yeniden giriş stratejilerini ve özellikle 2026 FIFA Dünya Kupası'nı hedefleyen planlarını görüşmekti. Chiliz, düzenleyici netliğin artmasıyla birlikte, ABD pazarına 50 ila 100 milyon dolar arasında bir yatırım yapmayı planlıyor.

Görüşme talebinin SEC tarafından kamuya açıklanmasıyla birlikte, Chiliz'in 2026 Dünya Kupası'na denk gelecek şekilde ABD pazarına dönüş yapmayı hedeflediği ortaya çıktı. Bu hamle, fan token lansmanı konusunda ilgi duyan NBA ve NFL takımlarının da ilgisini çekebilir. Chiliz CEO'su Alexandre Dreyfus'un, eski ABD Başkanı Donald Trump'ın Dijital Varlıklar Danışma Konseyi yöneticisi Bo Hines ile bir fotoğraf paylaşması, Beyaz Saray yetkilileriyle ikinci bir toplantının sinyallerini verdi.

Görüşme belgelerine göre Chiliz, fan token yapısının nasıl tasarlandığını ve neden 'menkul kıymet' olarak sınıflandırılmaması gerektiğini detaylı bir şekilde anlattı. Bu durum, kripto para ve ilgili varlıkların ABD'de menkul kıymet olarak kabul edilip edilmemesi konusundaki önemli tartışmalara işaret ediyor. Chiliz, daha önce 2021'de ABD pazarına 80 milyon dolarlık yatırım yapmıştı, ancak düzenleyici belirsizlikler ve FTX'in çöküşü nedeniyle bir yıl sonra pazardan çekilmek zorunda kalmıştı.

Chiliz ekosisteminde ise bazı düşüşler gözlemleniyor. DefiLlama verilerine göre, protokollerin toplam kilitli değeri (TVL) 9 Aralık 2024'te 17,8 milyon dolardan 22 Nisan 2025'te 6,5 milyon dolara geriledi, bu da %63,5'lik bir düşüşe işaret ediyor. Ayrıca, Chiliz (CHZ) token fiyatı da son 12 ayda %67 oranında düşüş gösterdi.

Sonuç olarak, Chiliz'in ABD pazarına dönüşü, düzenleyici ortamın iyileşmesine ve kripto varlıkların menkul kıymet olarak değerlendirilme biçimine bağlı olacak. Şirketin, 2026 FIFA Dünya Kupası'nı önemli bir fırsat olarak gördüğü ve bu dönemde ABD pazarındaki varlığını güçlendirmeyi hedeflediği anlaşılıyor.