Akash Network'ün Kurucusu Greg Osuri: Merkeziyetsiz Yapay Zeka Altyapısının Öncüsü

Greg Osuri, kripto dünyasında ilk akla gelen isimlerden olmasa da, modern teknolojinin birçok alanında iz bırakmış bir isimdir. Bulut bilişimden yapay zekaya kadar uzanan geniş bir yelpazede faaliyet göstermiştir. Osuri, ani bir yükseliş yerine, yapılandırılmış, azimli ve uzun vadeli hedeflerle dolu bir yolculuk izledi.

Osuri, IBM'de çalıştıktan sonra 2008'de Kaiser Permanente'nin ilk bulut mimarisinin arkasındaki beyin oldu. Ancak dönüm noktası, 160'tan fazla şehirde 200.000'den fazla geliştiriciyi bir araya getiren küresel bir hackathon topluluğu olan AngelHack'i kurmasıyla geldi. Genç kodlayıcılara parlamaları için fırsat tanımayı tercih eden Osuri, arka planda kalmayı tercih etti.

Osuri'nin verimlilik takıntısı burada bitmedi. Genellikle göz ardı edilen bir şeyi fark etti: atıl işlem gücü. Günlük kapasitelerinin sadece küçük bir kısmını kullanan bilgisayarlar ve sunucular büyük bir sorundu ve Osuri bunu bir fırsata dönüştürmeye karar verdi. Bu düşünceyle 2015'te Overclock Labs kuruldu ve üç yıl sonra Akash Network'ün ortaya çıkmasına zemin hazırladı.

Akash Network, kullanılmayan işlem gücü için açık bir pazar yeri olarak doğdu. Kullanıcıların, CPU'lar ve sunucular şeklinde Airbnb gibi, işlem gücünü kiralamasına veya kullanmasına olanak tanır. Bu, Amazon veya Google gibi dev bulut hizmetlerine bağımlı kalmadan çalışmayı sağlar ve maliyet etkin projeler geliştirmek isteyen birçok geliştirici için verimli bir alternatif sunar.

Osuri, altyapı ile yetinmiyor. Son yıllarda, yapay zekanın (YZ) küresel bilişim ihtiyaçlarına yavaş yavaş hakim olmaya başladığını vurguluyor. Ona göre, YZ yaşamın birçok alanında merkezileşecek. Ancak YZ için işlem gücü yalnızca birkaç büyük şirket tarafından kontrol edilirse, erişimde giderek artan bir eşitsizlik yaşanacak.

Akash Network'ün bu konuda bir dengeleyici rol oynayabileceğine inanıyor. Açık ve dağıtık işlem gücü sunarak, YZ model eğitimi sadece çok milyon dolarlık şirketlerin erişebildiği dev veri merkezlerine bağlı kalmak zorunda kalmayacak. Bu düşünce, özellikle YZ model eğitiminin artan maliyetleri göz önüne alındığında mantıklı geliyor.

Osuri, merkeziyetsiz bulut ve Web3 konusundaki başlıca figürlerden biri olmasına rağmen, vizyonunu yüksek sesle dile getiren biri değil. Daha çok X gibi platformlarda ve çevrimiçi tartışma oturumlarında fikirlerini ifade ediyor. İnsanlar ona etkileyici konuşma tarzından ziyade, gerçekten neler inşa ettiğine saygı duyuyor. Sosyal medya hesaplarını takip ederseniz, kripto, YZ ve dijital eşitsizlik hakkında doğrudan bir şekilde ifade ettiği keskin görüşler bulabilirsiniz. Büyük bulut platformlarının hakimiyetini sık sık eleştiriyor ve internet üzerinde kimin gerçekten kontrol sahibi olduğunu sorguluyor. Ve bu sadece bir provokasyon değil çünkü kendisi de alternatif bir çözüm üzerinde çalışıyor.