1inch'in Uygunluk Sorumlusu DeFi Düzenlemeleri Hakkında Görüşlerini Paylaştı

1inch'in Uygunluk Sorumlusu Hedi Navazan, DeFi alanındaki düzenlemeler hakkında görüşlerini paylaştı. Navazan, DeFi'nin yenilikçiliği teşvik etmek ve kullanıcı güvenliğini sağlamak için net ve özelleştirilmiş bir düzenleyici sisteme ihtiyacı olduğunu belirtiyor. Geleneksel finansal sistemdeki düzenlemelerin, DeFi'nin özelliklerine uygun olmadığını ve risk temelli yaklaşımların benimsenmesi gerektiğini savunuyor.

Navazan'a göre, düzenleyici belirsizlik, özellikle 2022'deki davalarla birlikte, kripto para birimi şirketleri için zorluklar yarattı. Ancak, ABD'deki düzenleyici kurumların yaklaşımındaki değişiklikler, daha net bir düzenleyici çerçeveye doğru bir adım olabilir. DeFi'nin açık, şeffaf, değişmez ve otomatik olması gibi temel özelliklerinin korunması gerektiğine işaret ediyor.

Navazan, kendi kendini düzenleme mekanizmalarının, şeffaflığı ve güvenliği artırabileceğini belirtiyor. Bu çerçevede, platformların işlem izleme, cüzdan taraması ve kara liste uygulamaları gibi güvenlik önlemleri alması gerektiğini vurguluyor. Ayrıca, kurumsal yatırımcıların düzenleyici netlik beklediğini ve MiCA gibi düzenlemelerin DeFi'nin kurumsal kabulünü kolaylaştırabileceğini ifade ediyor.

Navazan, düzenleyici netliğin bankacılık ve DeFi entegrasyonunu kolaylaştırabileceğini, bankaların DeFi'yi dışlamasının önüne geçebileceğini belirtiyor. SAB 121'in kaldırılması gibi gelişmelerin, bankaların kripto varlıkları muhasebeleştirme yükünü hafiflettiğini ve daha fazla bankacılık uygulamasının önünü açabileceğini ekliyor.

Son olarak, düzenleyiciler ve yenilikçiler arasındaki iletişimin önemine dikkat çekerek, düzenleyici sandbox'lar ve AB'deki DLT Pilot Rejimi gibi uygulamaların yenilikçiliği destekleyebileceğini belirtiyor. Bu tür yaklaşımların, DeFi'deki yeniliklerin test edilmesi ve geliştirilmesi için güvenli bir ortam sağladığını vurguluyor.

Sonuç olarak, Navazan, DeFi'nin büyümesi için dengeli, risk temelli ve yenilikçiliği destekleyen düzenlemelerin hayati önem taşıdığını savunuyor.